2016 Avrupa Dans Hareket Terapisi Konferansı’ndan bir Sözel Bildiri: Doğum Destekçilerinin Dans Hareket Terapisiyle Kendi Sağaltımı
Elçin Akturan, Uzm. Psk.
“Bebek doğmayı seçer ve anneden bağımsızlaşma sürecini başlatır.”
Peggy Hackney
Tarih boyunca farklı kültürlerde doğum esnasında kadınlar başka kadınlar tarafından desteklenmiştir. Ne yazık ki; doğum boyunca sürekli verilen bu destek günümüzde bir norm olmaktan çıkmış, istisnaya dönüşmüştür (Hodnett, Gates, Hofmeyr, Sakala, & Weston, 2013). Bu önemli rol günümüzde doğum destekçisi ya da doula olarak adlandırılır.
Doğum Destekçisi ya da Doula
Eğitimli ve deneyimli bir profesyonel olan doula; doğum öncesi, boyunca ve hemen sonrasında fiziksel, duygusal ve bilgi anlamında sürekli destek ya da doğum sonrasında duygusal ya da pratik destek sunar (Doulas of North America, 2005).
Doğal Doğum ve Zihin-Beden Bütünlüğü
Doğal doğum, sezaryen ya da vajinal, hormonların doğal akışında salgılandığı ve gerçekten tıbbi bir ihtiyaç olmadıkça müdahalenin olmadığı doğumdur.
Doğum yapan kadının bedeninin ne yapması gerektiğini bildiğine dair güven ve bu içsel hareket etme dürtüleri ile bedeninin hareket etmesine izin vermesi sürecin doğal akışını kolaylaştırabilir. Ona eşlik eden doğum destekçisinin doğum yapan kadının mahremiyetine, fiziksel ya da ruhsal özgün dışavurumuna ya da içe kapanışına izin verebilmesi de gerekir. Bu bağlamda, doğum destekçilerinin kendi bedenleriyle kurdukları ilişki, kendi hareket etme dürtülerine ne kadar izin verebildikleri ve ne kadar bütünlüklü bir zihin/beden farkındalığına sahip oldukları sundukları fiziksel ve duygusal desteği derinden etkiler.
Bu düşünceden yola çıkarak, doğum destekçilerinin katıldıkları doğumda sundukları hizmeti geliştirmesi için doğum ritimleriyle ilgili bedenlenme (embodiment) deneyimi sayesinde zihin ve beden farkındalığı kazanmalarını hedefleyen “Doğum Destekçilerinin Kendi Sağaltımı” isimli atölyeyi Psk. Sezgi Doğan ile birlikte geçtiğimiz sene oluşturduk ve uyguladık.
“Doğum Destekçilerinin Kendi Sağaltımı” Atölyesinin Hedefleri
“Doğum Destekçilerinin Kendi Sağaltımı” atölyesinde hedeflediğimiz dans hareket terapisi teknikleri aracılığıyla doğum destekçilerinin (1) doğum yapan kadına kinestetik empati kurma becerilerini geliştirebilmelerine; (2) doğum hareket ritimlerine dair zihin/beden/ruh bağlantılarını keşfetmelerine; (3) yakında anne olacak kadının doğum dansına olduğu kadar rahimdeki bebeğin ve onun doğum kanalından dış dünyaya çıkış dansına uyum sağlayabilmelerine; (4) doğuran kadın ile doğum destekçisi arasındaki tanıklık ilişkisine dair farkındalıklar geliştirmelerine rehberlik etmekti.
Metod:
Aynı zamanda Bilgi Üniversitesi Dans Hareket Terapisi Sertifika Programında bitirme projemiz olan, 3 ile 4 saat arası süren bu pilot uygulamayı İstanbul Doğum Akademisi işbirliği ile yaklaşık 10 kişiden oluşan iki farklı gruba uyguladık. Katılımcılar arasında kadın doğum doktoru, fizyoterapistler, hemşireler, ebeler, yetişkin ve çocuk psikologları ve sağlık alanı dışından olmak üzere çok farklı alanlardan gelen profesyonel doğum destekçileri ya da halen eğitimlerine devam eden kadınlar vardı.
Doğum Destekçisi ya da Doula
Eğitimli ve deneyimli bir profesyonel olan doula; doğum öncesi, boyunca ve hemen sonrasında fiziksel, duygusal ve bilgi anlamında sürekli destek ya da doğum sonrasında duygusal ya da pratik destek sunar (Doulas of North America, 2005).
Doğal Doğum ve Zihin-Beden Bütünlüğü
Doğal doğum, sezaryen ya da vajinal, hormonların doğal akışında salgılandığı ve gerçekten tıbbi bir ihtiyaç olmadıkça müdahalenin olmadığı doğumdur.
Doğum yapan kadının bedeninin ne yapması gerektiğini bildiğine dair güven ve bu içsel hareket etme dürtüleri ile bedeninin hareket etmesine izin vermesi sürecin doğal akışını kolaylaştırabilir. Ona eşlik eden doğum destekçisinin doğum yapan kadının mahremiyetine, fiziksel ya da ruhsal özgün dışavurumuna ya da içe kapanışına izin verebilmesi de gerekir. Bu bağlamda, doğum destekçilerinin kendi bedenleriyle kurdukları ilişki, kendi hareket etme dürtülerine ne kadar izin verebildikleri ve ne kadar bütünlüklü bir zihin/beden farkındalığına sahip oldukları sundukları fiziksel ve duygusal desteği derinden etkiler.
Bu düşünceden yola çıkarak, doğum destekçilerinin katıldıkları doğumda sundukları hizmeti geliştirmesi için doğum ritimleriyle ilgili bedenlenme (embodiment) deneyimi sayesinde zihin ve beden farkındalığı kazanmalarını hedefleyen “Doğum Destekçilerinin Kendi Sağaltımı” isimli atölyeyi Psk. Sezgi Doğan ile birlikte geçtiğimiz sene oluşturduk ve uyguladık.
“Doğum Destekçilerinin Kendi Sağaltımı” Atölyesinin Hedefleri
“Doğum Destekçilerinin Kendi Sağaltımı” atölyesinde hedeflediğimiz dans hareket terapisi teknikleri aracılığıyla doğum destekçilerinin (1) doğum yapan kadına kinestetik empati kurma becerilerini geliştirebilmelerine; (2) doğum hareket ritimlerine dair zihin/beden/ruh bağlantılarını keşfetmelerine; (3) yakında anne olacak kadının doğum dansına olduğu kadar rahimdeki bebeğin ve onun doğum kanalından dış dünyaya çıkış dansına uyum sağlayabilmelerine; (4) doğuran kadın ile doğum destekçisi arasındaki tanıklık ilişkisine dair farkındalıklar geliştirmelerine rehberlik etmekti.
Metod:
Aynı zamanda Bilgi Üniversitesi Dans Hareket Terapisi Sertifika Programında bitirme projemiz olan, 3 ile 4 saat arası süren bu pilot uygulamayı İstanbul Doğum Akademisi işbirliği ile yaklaşık 10 kişiden oluşan iki farklı gruba uyguladık. Katılımcılar arasında kadın doğum doktoru, fizyoterapistler, hemşireler, ebeler, yetişkin ve çocuk psikologları ve sağlık alanı dışından olmak üzere çok farklı alanlardan gelen profesyonel doğum destekçileri ya da halen eğitimlerine devam eden kadınlar vardı.
Atölye İçeriğine Kaynak: Dans Hareket Terapisi Literatürü
Bu konuyla ilgili olarak, Steiner Celebi (2003) “Dans hareket terapistleri, doğum öncesi eğitime katkıda bulunabilecek eşsiz bir kaynağa sahiptir ve doğuma hazırlık eğitmenlerinin doğuma hazırlanan kadınlara gerekli bilgiyi ve yardımı aktarabilecek en etkin formatı düşünmelerini sağlayabilirler” şeklinde belirtir. Celebi, aynı makalede hamile kadınlara etkili bir şekilde uygulanabilecek teknikler arasında köklenme, kişinin bedenine ve hareket dürtülerini algılamaya ve dinlemeye açık olması, rahatlama ve imgeleme olduğunu vurgular.
Kinestetik empati, dans hareket terapisi alanındaki temel kavramlardan birisidir. Kişinin bir başka kişinin bedenindeymiş gibi o kişinin hem fiziksel hem ruhsal olarak neler hissettiğini ya da duyumsadığını anlama becerisi anlamına gelir. Sandel (1993) bir başka kişiyle güvenli ve kapsayan bir ilişki kurarken sözdışı bir uyumlanmanın ne kadar önemli olduğundan bahseder. Doğum gibi mahrem ve sözün ötesinde bir alanda destek verenler için kinestetik empati ve uyumlanabilme becerileri özellikle önem kazanır.
Doğum ritimlerinden bahsederken ise hem anne adayına hem de bebeğe odaklanmamız gerekir. Yani, doğum esnasında hem anne adayı doğuruyordur hem rahimdeki bebek doğuyordur. Burada, ikili bir danstan söz etmek gerçekçi olacaktır.
Henüz dış dünyada gözle görülür olmayan bebek doğum dansıyla rahim kanalında dış dünyaya doğru ilerleyerek ilk bağımsızlaşma deneyimini yaşar (Peggy Hackney, 1998). Bartenieff baş kuyruk beden bağlantısallığında kendini bırakma-itme (Yield-Push) ve ileri doğru uzanma-çekilme (Reach-Pull) örüntülerini, hem annenin doğurma dansında hem bebeğin doğma dansında ön planda gözlemleyebiliriz (Peggy Hackney, 1998).
Atölyenin Temel Yapısı
Bu atölyeleri hazırlarken dans hareket terapisi tekniklerinin yanı sıra Garcia & Plevin’in Yaratıcı Hareket (YH) Metodu (Garcia, Plevin and Macagno, 2011) ve otantik hareket geleneğinden faydalandık. YH, yapılandırılmış etkili bir öğretim aracı olduğundan bu atölyenin omurgası olarak belirledik. Özellikle bedenle ilgili disiplinlerin dışından gelen katılımcılarla bu kadar kısa bir sürede doğumla ilgili zihinsel bedensel farkındalık çalışırken, çok faydasını gördük. Ayrıca, terapist olarak bu atölyeyi hamileliğim esnasında hazırladığım ve doğumdan sadece bir iki hafta evvel uyguladığım için doğum ve doğuma hazırlıkla ilgili kendi bedenlenme (embodiment) deneyimimi atölyenin yaratım sürecine kattım. Psikolog Sezgi Doğan ile yaratım sürecindeki stüdyo çalışmalarımızda doğum yapan kadın ile doğum destekçisi ikili rollerini doğal bir şekilde temsil ettiğimizi düşünüyorum. Bu atölyedeki ikili doğaçlama doğum dansı çalışmalarına da yansıdı.
Otantik Hareket geleneğine aşina olanlar hareket eden ve şahitlik eden rollerini bilirler. Bu atölyede doğum yapan kadını hareket eden ve doğum destekçisini şahitlik eden olarak sembolize ettik. Katılımcılar için beklenmedik olarak rahimdeki bebek görünmeyen gizli bir hareket eden olarak atölyedeki doğum dansı çalışmalarında ele alındı.
Laban ve Bartenieff hareket analizlerine göre ilgili hareket örüntülerini açığa çıkarmak için yapılan bireysel ve ikili ısınmalardan sonra katılımcılar doğaçlama doğum (doğum yapan kadın ya da doğan bebek) danslarını oluşturdular ve bu dansa partnerleri şahitlik etti. Paylaşımlar önce intermodal bir filtreleme ile ikili grupta sonra sözel bir şekilde büyük dairede gerçekleşti. Bu atölyenin yapısı ve teorik içeriğiyle daha detaylı bilgi edinmek için konferans sözel bildiri makalemize ulaşabilirsiniz*.
Atölye ve Konferans Sunumu Sonuçları
Hem atölye uygulamaları hem konferans sunumu sonrasında atölyenin etkinliğine dair atölye liderleri olarak olumlu geribildirimler aldık ve bundan sonra ne yönde gelişebileceğine dair izlenimler edindik.
Öncelikli olarak atölyeye katılanların geribildirimlerini aktarmak isterim. Bu eğitimin sonunda hiç doğuma girmemiş halen eğitimine devam eden doğum destekçileri kendilerini eğitimi almadan evveline göre doğuma girmeye daha istekli ve hazır olduklarını, daha az korku duyduklarını aktardılar. Halihazırda profesyonel doğum destekçileri evvelden girdikleri doğumlar arasından destek vermekte zorlandıkları doğumlarda neden özellikle o doğumlarda zorlandıklarıyla ilgili farkındalık kazandıklarını ve benzer bir durum yaşadıkları noktada daha iyi baş etmeye hazırlıklı hissettiklerini aktardılar.
Bu pilot eğitime katılan her iki grubun da ortak fikri doğuma dair beden/zihin farkındalığı edinmek için her ne kadar bu atölyeler katkıda bulunsa da 3-4 saatin kısa olduğuydu. Önerileri, eğitimin daha kapsamlı ve yoğunlaştırılmış bir halinin mesela bir haftasonu modülü olarak bir doğum destekçisinin mesleki eğitiminin bir parçası haline dönüştürülmesiydi.
Son olarak, Avrupa Dans Hareket Terapisi Konferansı’nda sözel bildirimi gerçekleştirdikten sonra biz yazarlarla temasa geçen diğer dans hareket terapisti meslektaşlarımızın geri bildirimlerini ve izlenimlerimi aktarmak isterim: (1) Doğum alanındaki tıbbi müdahalenin dışında gerçekleşen sezaryen sayısının artması ve normal doğumun giderek azalması, travmatik doğum öykülerinin yaygınlaşması ülkemizde olduğu gibi Avrupadaki diğer bazı ülkelerde temel bir problem; (2) Bu bağlamda hamilelere ve doğum destekçilerine bu pilot eğitimde de görüldüğü gibi DHT uygulanabilir, pratik ve dönüştürücü bir etki sunabilir; (3) YH, otantik hareket geleneği ve DHT tekniklerinin birleşebileceği öğretici, yapılandırılmış ve uygulaması pratik bir çerçeve sağlayabilir ve bu çerçeve özellikle başka bir disiplinden kişilere bedensel/zihinsel farkındalık kazanmalarında etkili bir araç olabilir; (4) Böyle bir eğitimin içerik açısından çok daha kapsamlı, genişletilmiş ve birkaç güne yayılmış bir versiyonu daha etkili olacaktır; (5) Doğum alanındaki ortak sorunlar için disiplinler ve kültürlerarası işbirlikleri ile uygulama alanında daha çeşitli ve uygulanması daha kolay çözümler üretebiliriz.
İleriye dönük olarak, doğum alanında DHT teknikleri ile daha etkili sonuçlar yaratmak için “Doğum Destekçilerinin Kendi Sağaltımı” pilot atölyesinin içeriğini genişletirken Kestenberg gerilim akışı ve destek alma-verme ilişkisine odaklanmayı planlıyorum.
Bu alanla ilgili disiplinler-kültürlerarası işbirliklerinin ve karşılıklı bilgi aktarımının artmasını; doğrudan hamilelerle ya da dolaylı olarak doğum destekçileriyle yapılacak DHT çalışmalarıyla anneliğe güven ile hazırlayan olumlu doğum hikayelerinin çoğalmasını dilerim.
* Akturan, E. & Doğan, S. (2016, Eylül). Childbirth Supporters’ Own Healing: Embodying and Witnessing Birthing. Sözel Bildiri, Avrupa Dans Hareket Terapisi Konferansı (EADMT), Milano. Makale henüz basılmamış olduğundan, makaleye erişim için yazarlardan E. Akturan ile [email protected] e-mail adresinden iletişime geçebilirsiniz.
Referans Listesi
Celebi, M. S. (2006). Birth moves. Dance Movement Therapy: Theory, Research and Practice, 149.
Doulas of North America (DONA), (2005). What is a doula? http://www.dona.org/mothers/index.php.
Garcia, M.E., & Plevin, M., & Macagno, P. (2011). Creative Movement and Dance: The Garcia-Plevin Method. Rome: Gremese.
Hackney, P. (1998). Making connections: Total body integration through Bartenieff fundamentals. Australia: Gordon and Breach Pub.
Hodnett, E. D., Gates, S., Hofmeyr, G. J., Sakala, C., & Weston, J. (2013). Continuous support for women during childbirth. Cochrane Database Syst Rev, 7(7), 1-113.
Sandel, C. S. (1993). The process of empathic reflection in dance therapy. Foundations of Dance/Movement Therapy: The Life and Work of Marion Chace, 98.
Bu konuyla ilgili olarak, Steiner Celebi (2003) “Dans hareket terapistleri, doğum öncesi eğitime katkıda bulunabilecek eşsiz bir kaynağa sahiptir ve doğuma hazırlık eğitmenlerinin doğuma hazırlanan kadınlara gerekli bilgiyi ve yardımı aktarabilecek en etkin formatı düşünmelerini sağlayabilirler” şeklinde belirtir. Celebi, aynı makalede hamile kadınlara etkili bir şekilde uygulanabilecek teknikler arasında köklenme, kişinin bedenine ve hareket dürtülerini algılamaya ve dinlemeye açık olması, rahatlama ve imgeleme olduğunu vurgular.
Kinestetik empati, dans hareket terapisi alanındaki temel kavramlardan birisidir. Kişinin bir başka kişinin bedenindeymiş gibi o kişinin hem fiziksel hem ruhsal olarak neler hissettiğini ya da duyumsadığını anlama becerisi anlamına gelir. Sandel (1993) bir başka kişiyle güvenli ve kapsayan bir ilişki kurarken sözdışı bir uyumlanmanın ne kadar önemli olduğundan bahseder. Doğum gibi mahrem ve sözün ötesinde bir alanda destek verenler için kinestetik empati ve uyumlanabilme becerileri özellikle önem kazanır.
Doğum ritimlerinden bahsederken ise hem anne adayına hem de bebeğe odaklanmamız gerekir. Yani, doğum esnasında hem anne adayı doğuruyordur hem rahimdeki bebek doğuyordur. Burada, ikili bir danstan söz etmek gerçekçi olacaktır.
Henüz dış dünyada gözle görülür olmayan bebek doğum dansıyla rahim kanalında dış dünyaya doğru ilerleyerek ilk bağımsızlaşma deneyimini yaşar (Peggy Hackney, 1998). Bartenieff baş kuyruk beden bağlantısallığında kendini bırakma-itme (Yield-Push) ve ileri doğru uzanma-çekilme (Reach-Pull) örüntülerini, hem annenin doğurma dansında hem bebeğin doğma dansında ön planda gözlemleyebiliriz (Peggy Hackney, 1998).
Atölyenin Temel Yapısı
Bu atölyeleri hazırlarken dans hareket terapisi tekniklerinin yanı sıra Garcia & Plevin’in Yaratıcı Hareket (YH) Metodu (Garcia, Plevin and Macagno, 2011) ve otantik hareket geleneğinden faydalandık. YH, yapılandırılmış etkili bir öğretim aracı olduğundan bu atölyenin omurgası olarak belirledik. Özellikle bedenle ilgili disiplinlerin dışından gelen katılımcılarla bu kadar kısa bir sürede doğumla ilgili zihinsel bedensel farkındalık çalışırken, çok faydasını gördük. Ayrıca, terapist olarak bu atölyeyi hamileliğim esnasında hazırladığım ve doğumdan sadece bir iki hafta evvel uyguladığım için doğum ve doğuma hazırlıkla ilgili kendi bedenlenme (embodiment) deneyimimi atölyenin yaratım sürecine kattım. Psikolog Sezgi Doğan ile yaratım sürecindeki stüdyo çalışmalarımızda doğum yapan kadın ile doğum destekçisi ikili rollerini doğal bir şekilde temsil ettiğimizi düşünüyorum. Bu atölyedeki ikili doğaçlama doğum dansı çalışmalarına da yansıdı.
Otantik Hareket geleneğine aşina olanlar hareket eden ve şahitlik eden rollerini bilirler. Bu atölyede doğum yapan kadını hareket eden ve doğum destekçisini şahitlik eden olarak sembolize ettik. Katılımcılar için beklenmedik olarak rahimdeki bebek görünmeyen gizli bir hareket eden olarak atölyedeki doğum dansı çalışmalarında ele alındı.
Laban ve Bartenieff hareket analizlerine göre ilgili hareket örüntülerini açığa çıkarmak için yapılan bireysel ve ikili ısınmalardan sonra katılımcılar doğaçlama doğum (doğum yapan kadın ya da doğan bebek) danslarını oluşturdular ve bu dansa partnerleri şahitlik etti. Paylaşımlar önce intermodal bir filtreleme ile ikili grupta sonra sözel bir şekilde büyük dairede gerçekleşti. Bu atölyenin yapısı ve teorik içeriğiyle daha detaylı bilgi edinmek için konferans sözel bildiri makalemize ulaşabilirsiniz*.
Atölye ve Konferans Sunumu Sonuçları
Hem atölye uygulamaları hem konferans sunumu sonrasında atölyenin etkinliğine dair atölye liderleri olarak olumlu geribildirimler aldık ve bundan sonra ne yönde gelişebileceğine dair izlenimler edindik.
Öncelikli olarak atölyeye katılanların geribildirimlerini aktarmak isterim. Bu eğitimin sonunda hiç doğuma girmemiş halen eğitimine devam eden doğum destekçileri kendilerini eğitimi almadan evveline göre doğuma girmeye daha istekli ve hazır olduklarını, daha az korku duyduklarını aktardılar. Halihazırda profesyonel doğum destekçileri evvelden girdikleri doğumlar arasından destek vermekte zorlandıkları doğumlarda neden özellikle o doğumlarda zorlandıklarıyla ilgili farkındalık kazandıklarını ve benzer bir durum yaşadıkları noktada daha iyi baş etmeye hazırlıklı hissettiklerini aktardılar.
Bu pilot eğitime katılan her iki grubun da ortak fikri doğuma dair beden/zihin farkındalığı edinmek için her ne kadar bu atölyeler katkıda bulunsa da 3-4 saatin kısa olduğuydu. Önerileri, eğitimin daha kapsamlı ve yoğunlaştırılmış bir halinin mesela bir haftasonu modülü olarak bir doğum destekçisinin mesleki eğitiminin bir parçası haline dönüştürülmesiydi.
Son olarak, Avrupa Dans Hareket Terapisi Konferansı’nda sözel bildirimi gerçekleştirdikten sonra biz yazarlarla temasa geçen diğer dans hareket terapisti meslektaşlarımızın geri bildirimlerini ve izlenimlerimi aktarmak isterim: (1) Doğum alanındaki tıbbi müdahalenin dışında gerçekleşen sezaryen sayısının artması ve normal doğumun giderek azalması, travmatik doğum öykülerinin yaygınlaşması ülkemizde olduğu gibi Avrupadaki diğer bazı ülkelerde temel bir problem; (2) Bu bağlamda hamilelere ve doğum destekçilerine bu pilot eğitimde de görüldüğü gibi DHT uygulanabilir, pratik ve dönüştürücü bir etki sunabilir; (3) YH, otantik hareket geleneği ve DHT tekniklerinin birleşebileceği öğretici, yapılandırılmış ve uygulaması pratik bir çerçeve sağlayabilir ve bu çerçeve özellikle başka bir disiplinden kişilere bedensel/zihinsel farkındalık kazanmalarında etkili bir araç olabilir; (4) Böyle bir eğitimin içerik açısından çok daha kapsamlı, genişletilmiş ve birkaç güne yayılmış bir versiyonu daha etkili olacaktır; (5) Doğum alanındaki ortak sorunlar için disiplinler ve kültürlerarası işbirlikleri ile uygulama alanında daha çeşitli ve uygulanması daha kolay çözümler üretebiliriz.
İleriye dönük olarak, doğum alanında DHT teknikleri ile daha etkili sonuçlar yaratmak için “Doğum Destekçilerinin Kendi Sağaltımı” pilot atölyesinin içeriğini genişletirken Kestenberg gerilim akışı ve destek alma-verme ilişkisine odaklanmayı planlıyorum.
Bu alanla ilgili disiplinler-kültürlerarası işbirliklerinin ve karşılıklı bilgi aktarımının artmasını; doğrudan hamilelerle ya da dolaylı olarak doğum destekçileriyle yapılacak DHT çalışmalarıyla anneliğe güven ile hazırlayan olumlu doğum hikayelerinin çoğalmasını dilerim.
* Akturan, E. & Doğan, S. (2016, Eylül). Childbirth Supporters’ Own Healing: Embodying and Witnessing Birthing. Sözel Bildiri, Avrupa Dans Hareket Terapisi Konferansı (EADMT), Milano. Makale henüz basılmamış olduğundan, makaleye erişim için yazarlardan E. Akturan ile [email protected] e-mail adresinden iletişime geçebilirsiniz.
Referans Listesi
Celebi, M. S. (2006). Birth moves. Dance Movement Therapy: Theory, Research and Practice, 149.
Doulas of North America (DONA), (2005). What is a doula? http://www.dona.org/mothers/index.php.
Garcia, M.E., & Plevin, M., & Macagno, P. (2011). Creative Movement and Dance: The Garcia-Plevin Method. Rome: Gremese.
Hackney, P. (1998). Making connections: Total body integration through Bartenieff fundamentals. Australia: Gordon and Breach Pub.
Hodnett, E. D., Gates, S., Hofmeyr, G. J., Sakala, C., & Weston, J. (2013). Continuous support for women during childbirth. Cochrane Database Syst Rev, 7(7), 1-113.
Sandel, C. S. (1993). The process of empathic reflection in dance therapy. Foundations of Dance/Movement Therapy: The Life and Work of Marion Chace, 98.