İstanbul Tıp Fakültesi Psikiyatri Kliniği’nde, resim, müzik, seramik gibi sanat çalışmaları, tedavi ve psikoterapide bir yöntem olarak uzun yıllardır kullanılmakla beraber ilk olarak Nisan 2011'de Dr. Hem. Nurhan Eren’in yönetiminde ve süpervizyonu altında “Sanat Psikoterapisi ve Rehabilitasyan Programı” (SPR) başladı. Programda hastane çalışanlarının yanısıra geniş bir gönüllü kadrosu bulunmakta, 3 yıldır yatan ve ayaktan gelen hastalarla çok sayıda sanat psikoterapi ve rehabilitasyon atölyeleri yürütülmektedir. Seminerler, atölye çalışmaları ve süpervizyonla desteklenen SPR ekibini; psikologlar, hemşireler, psikolojik danışmanlık ve rehberlik mezunları, sanatçılar, öğrenciler ve İSMEK’den gelen öğretmenler oluşturmaktadır. Programda, sanatın farklı alanlarını içeren Resim-Seramik, Ritm-Müzik, Doğaçlama Tiyatro-Oyun, Sinema, Fotograf, Dans/Hareket, gibi sanat psikoterapi atölyelerinin yanısıra rehabilitasyon amaçlı Beden/Ses/Nefes, Spor/Pilates, Takı Tasarım/Ahşap Boyama, Koro, Ebru ve Tiyatro atölyeleri de yer almaktadır. SPR’de yürütülen çalışmaların amacı; ruhsal sorunları olan kişilerde görülen içe kapanma, günlük yaşam aktivelerinden kopma ve toplumsal yaşamdan uzaklaşmayı önleyerek, kişinin daha bağımsız biçimde sosyal, mesleki, eğitimsel ve ilişkisel rollerini sürdürebilmesini sağlamaktır. İTF Psikiyatri Anabilim Dalı'nda yatarak veya ayaktan tedavi gören; günlük aktivitelerini devam ettirmede zorluk yaşayan, kendini ifade etme ve duygularını paylaşma güçlüğü, arkadaş edinme ve sürdürme güçlüğü, sorunlarla başa çıkma ve problem çözmede yetersizlik, tedaviye uyumda zorlanma, iletişimi başlatma ve sürdürmede zorlanma gibi sorunları olan tüm kişiler bu programdan yararlanabiliyor.
SPR Programına katılmak isteyen hastaların, öncelikle tedavilerinin sürdürüldüğü servis doktorundan sevk formu getirmeleri gerekiyor. Programa katılan kişilerin, SPR ekibi tarafından değerlendirildikten sonra, bireysel özelliklerine ve gereksinimlerine göre bir veya birden çok etkinliğe katılabilmeleri mümkün. Etkinliğe katılmadan önce, katıldığı süre boyunca ve sonrasında her hastanın, etkinliklere katılım biçimi ve yararlılığı değerlendirilmekte ve ilgili birime/doktoruna bilgi dönüşü sağlanmaktadır.
“Bu atölyeleri yürüten gönüllü ekibin Eylül’den Haziran’a kadar hastalara yönelik atölye çalışmalarından sonra, kendilerinin de yenilenmeye ve zenginleşmeye ihtiyaçları olmakta. Gümüşlük Akademisi Sanat Psikoterapi Eğitim ve Atölye Çalışmaları Yaz Okulu bu amaca hizmet ederken, biraz olsun şehrin hızından ve hastanenin grisinden de uzaklaşmayı sağlıyor. Bir hafta süren program atölyeler, seminerler ve film gösterimi ile oldukça renkli ve çokça da hareketliydi. Yazar Latife Tekin'in önderliğindeki Gümüşlük Akademisi bu senenin konusunu "Başka Hayatlar” olarak belirleyince biz de kendi çalışmalarımızı bu tema doğrultusunda hazırladık. Oldukça yoğun geçen sürecin sonunda ayrılmak kolay olmadı açıkçası. Birbirimizden öğrendiklerimiz, enfes yöre mutfağından damağımızda kalan tatlar ve kestane ağaçlarının kokusu İstanbul'a getirdiklerimiz oldu. Evet, yaz bitmeden gelecek yazı iple çektiğimiz doğru...”
Dr. Hem. Nurhan Eren (Programı Düzenleyen)
“2004 yılından beri İstanbul Tıp Fakültesinde profesyonellere yönelik olarak yürüttüğüm “Sanat Psikoterapi Eğitim ve Atölye Çalışmaları”na katılanlarla, kendilerine yönelik dinamikleri fark etmelerini sağlayacak, daha yoğun bir atölye deneyimine ihtiyaç olduğunu düşünmekteydim. Bu fikri gerçekleştirmek üzere bir yer ararken, Gümüşlük Akademisi Vakfı ile işbirliği halinde çalışma fikri Latife (Tekin) ile olan tanışıklığımla oluştu. Çapa’daki eğitime katılanlar ve SPR ekibi ile Temmuz 2011 ve 2013’de gerçekleştirdiğimiz bir hafta süren Sanat Atölyeleri Yaz Okulu, hem deneyimleri paylaşmaya hem de katılımcıların derinleşerek kendi kişisel süreçleri ile temas etmesine imkan sağladı. Gümüşlük Akademi’sinin, içsel süreçlere doğru derinleşmeye olanak sağlayan doğal ortamı ve başta Latife olmak üzere akademideki diğer arkadaşların sıcak evsahipliği ise bu çalışmaları unutulmaz bir deneyime dönüştürdü. Her yıl devam etmesini planladığımız Sanat Psikoterapisi Yaz Okulu’nun, bu alanda çalışan profesyonellere zengin bir eğitim ve uygulama deneyimi kazandırdığını düşünüyorum.”
Hakan Kızıltan (Uzman Psikolog)
“Psikanaltik yönelimli bireysel psikoterapi uygulayan biri olarak, Gümüşlük Akademisi atölye çalışmaları ruhsallığa ulaşmak ve arızaları, tıkanıklıkları aşmak için elimizde zengin çeşitlilikte yol ve yöntemin var olduğunu tecrübe etme imkanı sağladı. Grup çalışmalarının ve sanatsal araçların kullanıldığı terapötik çalışmaların etkinliğini birincil elden yaşamak benim için eşsiz bir deneyim oldu. Ayrıca atölye yürütücülerinin birbirinin etkinliklerini tecrübe ederek tanımaları, bilgi ve deneyimlerini paylaşmaları yine bu çalışmaların değerli bir yönüydü kanımca. Ortak çalışma yapan insanların salt profesyonel değil arkadasça bir ilişki içinde olmalarının bu tür çalışmaların başarı ve etkililiğini artırdığına dair bir gözlemim var. Gümüşlük atölyeleri emektarların arkadaşca bir ortamda birbirlerinin bilgi ve deneyimlerinden öğrendikleri bir yaşantı süreci kanımca. Üstelik Gümüşlük gibi doğa harikası bir beldede, değerli yazar Latife Tekin'in başında olduğu Gümüşlük Akademisi gibi bilgiye, paylaşıma dost bir mekanda gerçekleşmesi de çabası.”
“Genel anlamda şunu söyleyebilirim; teorik olarak ve pratikte sanat terapiyi kullanarak hastalarla yürüttüğümüz atölyelerde ve süpervizyonla desteklenip sağlıklı yol almaya çalıştığımız süreçlerde, hem kendimizi tanımak, eksiklerimiz varsa onları gözlemlemek hem de yeni bilgi ve deneyimler kazanmak adına çok olumlu bir fırsattı. Grup enerjisi ve sinerjisini de düşündüğümüzde, biz olmayı, birlikte hareket etmeyi, gerçek anlamda paylaşmayı da getirdi. Grup süreci nerelerde artılarımız nerelerde eksilerimiz var onu farkedebilmek için bir fırsattı. Ben olmak, biz olmak, başkası olmak üzerine doğru, yerinde seçilmiş, teorik ve pratik uygulama iyi planlanmıştı. Süre iyiydi.”